Ana içeriğe atla

Rüzgarı yakala, araştır, düşle, keşfet!

Bundan 20 yıl sonra, yaptıkların değil,yapamadıkların için üzüleceksin.
dolayısıyla halatları çöz. güvenli limandan uzaklara yelken aç.
rüzgarı yakala, araştır, düşle, keşfet.
düşün, onları seyredecek birileri olmasaydı, kaç kişi mercedes otomobil alırdı.
bilimde ve güzel sanatlarda en üstün başarılar, tek başlarına çalışan kişiler tarafından elde edilmiştir.
hiçbir parkta bir kurul için dikilmiş bir anıt yoktur.
yapabileceğin kadar söz ver. sonra söz verdiğinden daha fazlasını yap.
oturarak başarıya ulaşan tek yaratık bir tavuktur.
dertlerini gözyaşlarında boğmak isteyenlere dertlerin yüzme bildiğini söyle.
dalın ucuna gitmekten korkma. meyve oradadır.
büyük adam büyüklüğünü küçük adama davranışıyla gösterir.
şans bukelamun gibidir. biraz zaman tanı, mutlaka değişecektir.
"tarihte en etkili 100 kişi" adlı kitabı okudum.
 onların hepsiyle ortak olduğumuz tek şeyin zaman olduğunu hayretle gördüm.
günün sonunda kendini bir sokak köpeği kadar yorgun hissediyorsan,bu belki bütün gün hırladığın içindir.
başlamak için en uygun zamanı beklersen hiç başlamayabilirsin.şimdi başla!
şu anda bulunduğun yerden, elindekilerle başla.
gülümsediğinde güzelleşmeyen bir yüz hiç görmedim.
kimi zaman içindeki o sessiz sese uzmanlardan daha fazla güven.
aerodinamik yasalarına göre o tombul ve tüylü arının hiç uçmaması gerekiyordu. herhalde bunu ona hiçkimse söylemedi ki, uçuyor.
zamanlarının büyük bir kısmını para kazanmak ve saklamakla geçiren insanlar, sonunda, en çok istediklerinin satın alınamayacak şeyler
olduğunu anlarlar.
öteki insanlardan daha akıllı ol. yalnız bunu onlara söyleme!
mutlu olmanın en garantili yolu bir başkasını mutlu etmektir.
hayatta ya tozu dumana katarsın, ya da tozu dumanı yutarsın.
iyi çalışan, sık gülen ve çok seven başarıyı elde eder.
insanin tum evrende kesin olarak düzeltebileceği tek bir şey vardır: kendisi.

Aldous Huxley

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Suyun Altında Nefes Alabiliyorum

 "Suyun Altında Nefes Alabiliyorum" dedim geçenlerde...  bu bir his, bir düşünce balonu ve o balonun içinde denizin altında yüzebiliyorum.  solungaçlarım yok kuyruğum yok ben insan formunda ama özgür  özgürce yüzebiliyorum nefes alabiliyorum korkmuyorum belki düşüncesi korkutucu ama korkmuyorum suya düşmedim kendim atladım derine doğru gidebilirim  okyanusun karanlıklarından da korkmuyorum nefes alabiliyorum sırt üstü uzanıp yukarıya doğru bakıyorum  suyun altında gülebiliyorum  daha da derine gidebilirim çünkü nefes alabiliyorum

Uzun bir aradan sonra

Üzerinden en az 2 yıl geçmiş.  Binlerce kahve, yüzlerce değişiklik, bir doğum, iki taşınma, kariyer değişikliği, ülke değişikliği ve nicesi. En azından beni rahatlatan bir konu var ki dramatik tarafımı yazıya dökmüyorum.  Her konuda içimi sıkabilirim ama kelimelerimde ağdalı değilim. Yaşlandıkça uzun cümleleri okuyamaz hale geldim. Her kim uzun uzun kendi durumunu dramatize ederse sıkılıp kapatıyorum. Neyse bu konuya şimdi nereden geldik? Geçen gün Amsterdam'da bir cafede (bu artık Türkçe'ye böyle girmiş olmalı) bir kız harala gürele yazıyordu. Ağzımın suyu aktı.  İnanılmaz özendim, kıskandım ve işte buradayım.  Hayatımda olan onlarca belki de yüzlerce değişikliği tek tek anlatacak halim yok.  Nitekim şu ara herkesin hayatında benzer şeyler olmaya başladı. Ülke değiştirmenin bir espirisi de kalmadı. Apartman görevlimiz bile "ben de gitmeyi düşünüyorum" diyor.  Göçmenlik, gurbetçilik nedense hiç kendimi bağdaştıramıyorum.  Bu konuda sürüyle yorum okudum...